Yasa Dışı Kumar ve Bahisle Hukuksal Mücadele
İnternet içeriğine erişimin engellenmesi tedbiri, başvuranın kişilik haklarını ihlal ettiği mahkeme kararıyla tespit edilen bir internet yayınına toplumun erişiminin derhal engellenmesi amacıyla düzenlenmiş bir tedbirdir. Erişimin engellenmesi tedbirinin uygulanması için yayının içeriğinde kişilik hakkına yönelen bir suç unsuru bulunması şartı aranmadığı gibi yayın içeriğinde bir suç işlenmişse dahi yürütülecek ceza muhakemesinin sonucu beklenmeksizin erişimin engellenmesi tedbirine bir koruma tedbiri olarak hükmedilebilecektir. Erişimin engellenmesine konu edilen ve başvuranın kişilik hakkını ihlal ettiği tespit edilen internet yayınının “bir an önce” internet ortamından kaldırılması, gerek kişilik haklarının gerekse kamu düzeninin korunması açısından elzemdir. Ancak verilecek kararlarda ifade ve basın özgürlüğünün zedelenmemesi de gözetilmesi gereken bir diğer husustur. İnternet sitesi veya web sayfasına erişimin engellenmesi; internet üzerinden yayımlanan haber, video, fotoğraf, yorum vb. Içeriklerle kişilik haklarının veya özel hayatın gizliliğinin ihlali, suç işlenmesi, kamu yararı bulunması gibi nedenlerle öncelikle hukuka aykırı içeriğin bulunduğu internet sitesindeki URL’ye, ihlal bu şekilde giderilemediği takdirde tüm internet sitesine erişimin engellenmesini ifade etmektedir. Maddeye göre, kişiler arasındaki haberleşmenin hukuka aykırı olarak engellenmesi halinde, altı aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur.
Yapılan başvuru, kararın kesinleşmesini engellememekteyse de mahkeme, kararın yerine getirilmesini durdurabilecektir. Örneğin, korona virüsün mücbir sebep olarak kabul edilip edilmeyeceğine ilişkin değerlendirmemize “Korona Virüs (Covid-19) Mücbir Sebep Midir? İtiraz kanun yolu, tüm koruma tedbirleri ve bu arada erişimin engellenmesi kararı açısından da uygulanan, kararı veren Sulh Ceza Hakimliğinden sonraki sıra numaralı hakimliğin itirazı incelediği bir kanun yoludur. Bu karar, erişim sağlayıcısına bildirilerek gereğinin yerine getirilmesi istenir. İçeriğin çıkarılması veya erişimin engellenmesi kararının gereği, derhal ve en geç kararın bildirilmesi anından itibaren “dört saat” içinde yerine getirilir. Belirtmek gerekir ki, internet yoluyla kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan manevi tazminat davalarında, açıkça kanunda yer almamakla birlikte, Yargıtay içtihatlarıyla hukukumuza giren matufiyet koşulu vardır.
İdari para cezalarına ilişkin düzenleme, cezaların kanuniliği ilkesi gereği idarenin inisiyatifine bırakılmamış olup, kanunla ve sınırlı haller için düzenlenmiştir. İdari para cezaları öncelikle 5326 Sayılı Kabahatler Kanunu’nda düzenlenmiş olup bunun dışında özel kanunlarda düzenlenen idari para cezaları da bulunmaktadır. “…Unutulma hakkına gelince; unutulma hakkı ve bununla ilişkili olan gerektiği ölçüde ve en kısa süreliğine kişisel verilerin depolanması veya tutulması konuları, aslında kişisel verilerin korunması hakkının çatısını oluşturmaktadır. Her iki hakkın temelinde bireyin kişisel verileri üzerinde serbestçe tasarruf edebilmesini, geçmişin engeline takılmaksızın geleceğe yönelik plan yapabilmesini, kişisel verilerin kişi aleyhine kullanılmasının engellenmesini sağlamak yatmaktadır. Unutulma hakkı ile geçmişinde kendi iradesi ile veya üçüncü kişinin neden olduğu bir olay nedeni ile kişinin geleceğinin olumsuz bir şekilde etkilenmesinin engellenmesi sağlanmaktadır. Bireyin geçmişinde yaşadığı olumsuz etkilerden kurtularak geleceğini şekillendirebilmesi bireyin yararına olduğu gibi toplumun kalitesinin gelişmişlik seviyesinin yükselmesine etkisi de tartışılmazdır. Madde 105, bir kimseyi cinsel amaçlı olarak taciz eden kişinin fiilini suç saymıştır. Sosyal medya üzerinden gönderilen cinsel içerikli ifadeler, cinsel içerikli sözler, işaretler, çıplak vücudun teşhir edilmesi, cinsel konulu ses kayıtları, görseller, cinsel organ fotoğrafları, videolar veya görüntülü konuşma sırasında sergilenen eylemler, cinsel taciz suçuna vücut verir. Son zamanlarda sık karşılaştığımız dolandırıcılık türlerinden birisi de sahte bahis dolandırıcılığıdır. Bazen kaçak bahis veya kumar sitesinde kazanan kişilere, sitenin ödeme yapmaması şeklinde suç işlenmektedir. Bazen güya kazanılan paranın ödenmesi için “vergi”, “komisyon” veya “masraf” adı altında para tahsil etdilmektedir.
İdari para cezasının yanı sıra başkaca bir yaptırım da söz konusu ise ilgili itiraz merci İdare Mahkemesi’dir. Örneğin idari para cezasının yanında işyeri kapatma kararı da verilmişse bu durumda idari para cezası kararının ve işyeri kapatma kararının iptali için İdare Mahkemesi’nde iptal davası açılmalıdır. Özetle, 5651 sayılı Kanun kapsamında İnternet ağı yoluyla yapılan yayınlarda korunan temel hak olan “kişilik hakkı” ile malvarlığı haklarından olan “marka hakkının” ihlali veya bu haklara yapılan saldırı fiillerinin de birbirinden ayırt edilmesi zorunluluğu bulunmaktadır. Dolayısıyla, başvuran tüzel kişinin marka hakkına tecavüz fiili nedeniyle 5651 sayılı Kanun’un 9. Maddesi gereği erişimin engellenmesine karar verilemeyeceği değerlendirilmektedir. Sulh ceza hakimliği, mahkeme veya Cumhuriyet savcısı tarafından verilen içeriğin çıkarılması veya erişimin engellenmesi kararının birer örneği, gereği yapılmak üzere Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu‘na gönderilir. Erişimin engellenmesi kararının gereği, derhal ve en geç kararın bildirilmesi anından itibaren “dört saat” içinde kurum (BTK) tarafından yerine getirilir. Sosyal medya aracılığıyla kişilik hakları ihlal edilen kimseler, uğradığı manevi zararın bir nebze de olsa giderilebilmesi için tazminat davası açabilir. Örnek vermek gerekirse, sosyal medya aracılığıyla işlenen cinsel taciz suçunun mağduru bunun sonucunda elem, üzüntü, korku ve bu sebeple ruhsal bunalımlar yaşamış olabilir. Yazışmaları rızası olmadan ifşalanan kişi, bu sebeple çevresinde dedikodulara maruz kalmış olabilir, ailesi ve çevresiyle olan ilişkileri zarar görmüş ve bu nedenle kişi üzüntü içinde kalmış olabilir. Kişilerin yaşamış olduğu manevi zarar, üzüntü ve keder tabii ki para ile ölçülemez ancak manevi tazminat davasıyla bir nebze de olsa dengelenebilir. Yetkili sulh ceza hakimliği; internet sitesinin Türkiye’de bilinen bir merkez adresi varsa oradaki sulh ceza hakimliğidir.
Tabii ki hukuk düzeni, sosyal medya üzerinden kişilik haklarının ihlal edilmesini de birtakım hukuki ve cezai sonuçlara bağlamıştır. Bu yazıda sosyal medya aracılığıyla işlenen suçlar incelenecek ve hukuki korunma yollarından bahsedilecektir. Bilinmesi gerekir ki hak ihlaline neden olan kişilere çok kısa sürede ulaşılmakta ve cezai ve hukuki işlemler en kısa sürede yerine getirilmektedir. İdari para cezası, idari makamlar tarafından, konusu suç teşkil etmeyip kabahat olarak nitelendirilerek yasaklanan eylem ve davranışlar sonucunda doğrudan yetkili idari makamlarca verilen para cezalarıdır. İdari para cezalarının en önemli özelliği bir suça istinaden değil, kanunen kabahat olarak tanımlanan davranışlar üzerinden düzenlenmeleridir. Kanunda suç olarak tanımlanmış fiillere karşılık verilecek para cezası adli para cezası olarak nitelendirilirken, kabahat olarak tanımlanan fiillere karşılık verilecek para cezası ise idari para cezası olarak nitelendirilir.
1980 yılında Rize’de doğan Prof. Dr. Murat Balcı, ilk ve orta öğrenimini Rize’de tamamlamıştır. 1998 yılında Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesinde üniversite eğitimine başlamıştır. “Devlet hesabına yapılan alım ve satımlara fesat karıştırma suçu” adlı teziyle yüksek lisans eğitimini, 2009 yılında ise “Türk Ceza Kanunu’nda Uyuşturucu Madde Ticareti Suçları” adlı teziyle doktorasını tamamlamıştır. 2010 yılında Doğuş Üniversitesi Hukuk Fakültesinde Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku Anabilim Dalında Yardımcı Doçent olarak göreve başlamıştır. 2013 yılında Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku Anabilim Dalında çalışmaya başlamış olup 2014 yılında Üniversiteler Arası Kurul’dan “Ceza Muhakemesinde Hüküm ve Çeşitleri” adlı özgün eseriyle doçentlik, 2019 yılı itibarıyla ise profesörlük unvanını kazanmıştır. Uluslararası alanda “cyber crime” terimi tercih edilmiş, ülkemizde önce “sanal suç” kavramı kullanılmakta iken uluslararası terime uyum sağlamak maksadıyla “siber suç” yaygınlaşmıştır. Okuduğunuz yazıyla ilgili hukuki soru veya sorunlarınız var ise danışmanlık veya avukatlık hizmeti almak için aşağıda bulunan telefon numaraları veya iletişim sayfamızdaki form üzerinden bize ulaşabilirsiniz.
- Kabahatler Kanunu’na göre kişinin ekonomik durumunun müsait olmaması halinde, idarî para cezasının, ilk taksitinin peşin ödenmesi koşuluyla, bir yıl içinde ve dört eşit taksit halinde ödenmesine karar verilebilir.
- Arama motorları (google, yandex, bing vb.), indeksledikleri sayfaları kendi arama veritabanından kaldırdıklarında olumsuz içeriğin yer aldığı sayfalar yapılan aramalarda bulunamaz.
- Trafik para cezasına karşı itiraz süresi, polisin sürücüyü durdurarak kişinin yüzüne karşı yazdığı cezalarda, cezanın yazıldığı tarihten itibaren başlar.
Örneğin, sosyal medya üzerinden bir kişinin paylaşımını kaldırmasının istenmesi ve kaldırmaması halinde kendisine bir kötülük yapılacağından bahsedilmesi tehdit suçunu oluşturur. Yahut Instagram üzerinde paylaşılan bir fotoğrafın altına ‘yediğin yumrukları unutamayacaksın’ şeklinde tehdit içerikli yorumlar atmak, Whatsapp üzerinden bir avukata ‘o davadan çekileceksiniz yoksa sonuçlarına katlanırsınız, orayı başınıza yıkarım’ şeklinde mesajlar atmak, tehdit suçunu oluşturacaktır. Trafik idari para cezasıyla birlikte aracın trafikten men edilmesine de karar verilmişse, yetkili mahkeme, kararı veren polis amirliğinin bulunduğu yerdeki İdare Mahkemesi olacaktır. Başka bir ifadeyle, bu gibi durumlarda hem idari para cezasının hem de trafikten men cezasının iptali için İdari Mahkeme yetkili kabul edilmiştir. İtiraz süresi ise, genel süreden farklı olarak kararın tebliğ tarihinden itibaren 60 gündür. Mevzuatımızda kimi eylemler “kabahat” olarak belirtilmiş olup bazı kabahatlere karşılık yetkili idarenin “para cezası” verebileceği düzenlenmiştir. Ancak idari para cezası olarak anılan bu kararlar, kimi durumlarda çeşitli gerekçelerle hukuka aykırılıklar içerebilmekte ve mahkemelerce iptal edilebilmektedir. Sosyal medya üzerinden en çok işlenen suçların başında hakaret suçu gelmektedir. Bir kişiye sosyal medya araçları ile sövmek, o kişinin şeref ve saygınlığına saldırmak, o kişiyi aşağılamak fiilleri hakaret suçunu oluşturur.